hürriyet

30 Nisan 2012 Pazartesi

Öyle tarif etmeliyim ki aşkı tüm aşk tarifleri tedavülden kaldırılsın

Titresin bedenim dokunuşlarında ilkez dokunyormuş gibi ürpersin tüylerim ilk aşık olan benmişim gibi aşkı anlatayım tüm dünyaya yeniden

Öyle tarif etmeliyim ki aşkı tüm aşk tarifleri tedavülden kaldırılsın aşkı anlatan tüm kitaplar yakılıp yeniden yazılsın .

Ben tüm bildiklerimi unutayımm bir denizin gölgesinde ummanları taşıyayım bi katre tatlı suda anlat ki, tüm bildiklerimi unutayım bir otel odasında ve yola çıkmak gelsin içindem.
yanlızğımın ıssız koridorlarında senli kalabalıklarla tanışayım zamanın dar olduğu mekanlarda aşkın derinliğine sığınayım


bilmediğim uzaklardan gelmedin ; zaten biliyorsun...
bilidiğim yakınların bilmediğim uzak yanlarındaydın

ahir zamanın arta kalan artığından zaman saatimin kumlarınıdoldururken
yereğimin bam teleine ters mızrap vurandın sen
bildiğim melodileri bile televüz edemezken dilim
bilmediğim senfonileri besteletensin
artakalanım...
tüm evereni yakacak ateş var yüreğimde
masum bir gözyaşınla sönecek

aşka dair cevaplanmamış tüm soruların cevabı
yazılı gönül kapımın arkasında
cevapları görebilirsin
insan kalbinin kapsının anahtarıiçerden açılır dışardan değil
kapıma geldiğinde boşuna vurma tokmağı sakın unnutma

28 Nisan 2012 Cumartesi

sevgi baktığın her yerdedir ,,oysa aşk sadece yüreğindedir


sevgi  baktığın her yerdedir ,,oysa aşk sadece yüreğindedir

Bazen bir ağustos böceği olmak istiyorum  12 yıl bir larvada bekleyip  , güneşle tanışır tanışmaz  seni aramaya koyulmak seni ararken

12 yıl  boyunca  bestelediğim en güzel aşk şarkısını kalbinin ritminde söyleyip bir aylık ömrümü senin kollarında yaşamak için 

Dudaklarından kalbimin beyaz atlı prensine  kırmızı elmalar ver kalbini dinlerken  dalayıp sonsuz bir uykuya

Kulağını  göğüsümün sol yanına daya ve duyğun seste uçur gül yüreğindeki mavi kelebekleri

Aşkım  göğüs kafesimde  tutsak  ,hasretinle kozasını örüyorum

Ruhum ayrıldığında bu dünyadan aşkım  yüreğinde uçurduğun mavi kelebeklerle diye göz yaşlarında sakladığın denizlede  açan  kızıl gülere konsun diye

Bakışlarımdan  fırlattığım yıldıları say mehtabın altında

 denizi düşlerken ben mecnunla dertleşirken 

geceyi en iyi ben tanırım bilirsin

senin uyuduğun saatlerde seni düşürken az yürümedim karanlığın içinde

her adımda yüreğimden gözlerime  aşk damlarken



duyduma göre  gül yüreğindeki tebessümü kaybetmişsin

kim söyledi diye sorma

bilirsin ben seninle ilgli  herşeyi görür duyarım

yüreğinde öten ağustos böceklerinide pervane sanıp ateşe atmışsın

biliyorum  ihtiyar bir balıkçı kadar yorgunsun akşam ezanı okunurken

hadi kapat gözlerini ve merhaba de kozasından çıkan bir kelebek  gibi 

gözlerini açınca  aşka

gül yüreğinle gül dünyaya  gül yüreklim

aşkın sonsuzluğunu yaşa 

ben kızıldenizde secde ederken

ve bulduğun aşkı yüreğine  kilitle 

aşk paylaşılmaz  sevginin akisine

aşk bir yüreğe aittir  sevgi evrensel

sevgi paylaştıkça büyür aşk sakladıkça değerlenir

sevgi  baktığın her yerdedir

oysa aşk sadece yüreğindedir

rotamı kaybetdiğim denizlerde gel bul beni

                                              ısıt  yüreğinki aşkla üşüyen ellerimi

27 Nisan 2012 Cuma

Sensizliğe prangalar vurdum


Sensizliğe  prangalar vurdum

Ayrılık  uğramasın diye solgun yüreğime

Sustum bir cümle boyu  bakarken gözlerine

Firar ettim gülüşlerine

Islanır  gözlerinde denizlerim
hüzün mesken tutar tebessümlerimi

Gözlerime çizilir  gülüşün
Bu kaçıncı kavuşma sevgili
yüreğim yüreğine sürgün.

her gece  yıldızlardan inen  düşlerine inen yağmacı olsam

Yatağında Yurdundan kaçan  mülteci olsam

Yüreğininde vaad edilen yırdy bulsam

Omzunda  sana bakan melek olsam

Tüm sevapları sana yazsam

Sevgili

Aşkın yollarına yasaklar koymuşlar
özlemimi tecrite atmışlar

Bedenimi  yerden yerden vurmuşlar

Şiirlerim senden uzağa düşünce sevgil

Denizin  dibine oturdum dün gece
seni sordu her dalga da 
haber saldım  rüzgarlarla
güneşi görmeyi hayal ederken teslim oldum karanlığa

Baslayinca  bir düş  gözlerimde
Seni aradim yasaklanmış şiirlerimde
seyir defterime serseri yazılırken
adını yazdım son nefesde aşkın künyesine

Her aşkın yolu kavuşmadan geçer

kavuşmaya pusu kurmus ayrılık

özlem çalıyorken hicaz makamında ıslık

yüreğimi yüreğine yaslıyorum
ellerime verdiğin ellerine  aşkı yazıyorum

gözlerine bakarak avazım çıktığı kadar

mırıldanıyorummm

seniii seviyorummmmmmmmmmmmmmm

gül yüreklimmm

26 Nisan 2012 Perşembe

Kalbinin kırıklarını koy avuçlarıma


Kalbinin kırıklarını koy avuçlarıma



denize  yasladım 

Yorgun bakışlarımı
bakışlarından toplar yızdız çiçeklerini


Martı kanadında 

Doluna  gönderirim dolunayda

Sevdiği interaya versin diye

Dudaklarımın sukutunda saklı 

Kalbimin çığlıkları

Kalbinin kırıklarını koy avuçlarıma

Birleştireyim  sıcaklığımla
Denize dalarken gözlerim


Gizemli Maviler  sızar düşlerime

Tahta bir iskelenin ayağını saran yosun gibi

Kucaklar  uykularımı

Titrek  yakamozlar içinde ileryen gece

Dudağından içeyim ummanları

Koynumda büyüttüğüm yanlızlığı öldür dokunuşlarınla

Fırtınalara dayanıklıyımdır bilirsin

Karinası delik deşik bir  tekne ile kaç kez  geldim limanına

Asi denizleri ehlileştirerek

Peki sen ne kadar dayanabilirsin

Benim isyankar yüreğime

Gözlerinden düşerken  denizler

Göğüsünde sakladığın hazineleri

Hiybe  edermisin korsan  yüreğime
ben ömrüne sunarken ömrümü
ağlamaklı gözlerine bakarken


Denize  sürdüm ellerimi

Gece sendeleyim düşerken

Şafak vakti

Aşkın  güllerini yetişdir gül yüreğinde

Aşkı koklarken  teninde

Gelinciğin narinliğinde  yasla sol yanını  sol yanıma

Ben yüreğine düştüğümde yağsın  nisan yağmurları

Yüreğine  gül yüreklim


25 Nisan 2012 Çarşamba

yüklemine yüreğimi yükleyemediğim cümleler


Denize sinesine yaslanmalıyım gündoğarken .güneş yükselirken ufka yüreğimi ruhumun üstüne cıkarmalıyım kar yağarken lapa lapa üzerime .her dalga sahile vurmalıyım bir an kavuştum derken  kollarına geri çekilmeyilim denizin sinesine dalgalarla .Gülüşlerinle doldurmayılım kulağımın müzikallarini .kısa dalga bir le radyosunda bulmalıyım sesindeki hışırtının yüreğimde oluşturduğu rapsodileri.kar altında üşürken düşlerim  gözlerinin sağınağına yaklanmalıyım ıslanmalı yüreğimin çorak toprakları ve sevdiğin çicekleri ekmeliyim yüreğimin ıslanan topraklarına .
Naftalin kokulu duygularımı çıkarmalıyım yüreğimin mahsenlerinden kar yağarken bırakmalıyım sabaha karşı pencerene kokan üşümüş  bir serçenin  kanadında bulmalısın uayndığında .
ve güneş aydınlatırken yüzünü bir masal anlatmalısın içindeki çoçuğa benim dilimden
Kasabama son kurulan bir lunaparktan sonra gözlerimin için bu kadar hayat dolu olduğuna tanıklık ediyor şiir yüzlü çocuklar..Kapı eşiğinde yarım bırakılmış ıslak mektuplarımı naftalin kokulu sandıklarıma yerleştirip bu gece yine masalına/ masalımıza koyuluyorum. Dağ tepe dinlemeden üzüm bahçelerine dalıyorum. Uslanmaz …çocuklar gibi sabaha kadar koşuştuyorum yüreğinin bahçelerinde.
ve içindeki cocuk tutsun içimdeki büyümeyi red eden çocuğun yüreğinden yüreğinden .ve götürsün beni tekil bir aşkın içindeki çoğul yanlığa.*
güneşi sürüyorum üşüyen düşlerimin üstüne ve denize serpiyorum düşlerimin küllerini , şafakta serptiğim ağlarla toplamak için yineden soyunuyorum benliğimden .ve utangaç yüreğime giyindiriyorum aşkı çırılçıplak denizin kucağında yatarken .
 Uykusuz düşlerimin gün doğumu sansıcılarında gözlerinden düşlerine süzülen gecelerde balıkçıların heyyamola sesleri arasında çekiyorum yüreğinin seyir defterine  yüreğimin seyirdefterine yazılı aşkın kopyasını.
aşkını yüreğimde kaynatıp gözlerinde içiyorum sevgili.  bakışlarımı  çiz gözlerine ve baktığın heryerde aşkın tezahürünü gör içerken dudağımdan aşkın şarabını.gönüllü sürgüne yolla ruhunu bedenin aşkın hazını alırken ve azat et yüreğindeki tüm acıları özlemlerin kanadına tutunsun sabırsızlanırken karanlığın içinden güneşi çekmek için sabaha savaş arabasına  bağlanmış atlar acıların umur olsun atların ayakları altında ezilirken gece .    *
gusule soyurken denizlerim yüreğimin mabetlerine tecavüz eder aşk yağmalanır ruhum korsan gözyaşalarında  dua açılmış ellerime düşen damlaların ummarında .yüzümü döndürüyorum aşka ve avazım çıktığınca bağırarak mutluluklar diliyorum ayrlığa gelin verdiğim özlemlerime bu sabah sisli olsada denizlerime bakan sahiller eski tahta bir iskelede oturmus  göz kırpar fenelerim yüreğinden çıkan aşkın alevleri ile dans ederek.*
dondurdum içimde akan tüm nehirleri ölümün ölümsüzliğne gıpta ile bakarken ömrüm .gözlerinde biriktirdiğin nehilerin sesini duyuyorum  bozulmuş tevbeler gibi çoşkulu bentleri ha yıktı ha yıkacak Tutma gözlerinde yüreğinde taşıyamıyacağın nehirleri akıt yüreğime bir şiir misali donmuş nehirlerime saplansın kınına zırnık sürülmüş   yatağan gibi
Denizin iki  yakaını birleştiren köprüler gibi sussun dudaklarım ve birleştirsin yüreğimden dilimin iki yakasına düşen  kelimeleri birleştirsin  aşkı anlatan bir cümlenin içinde nicedir yüklemine yüreğimi yüklediğim cümleler kuramıyorum yüklemine yüreğimi yükleyemediğim cümleleri kuramayışım , yüreğime aşkı yükleyişimdendir  diyeyerek uyurduk bahaneler uyduruyorum kalemimin dilime tercüman olamayışına
Siyah güller açsın istiyorum beyaz karların içinde ,yüreğimin  kayalıklarından geçerken yüreğin gül yüreklim pulsu gecede dans ederken denizlerim gözlerinde ki fenerlerin ışığında gönüllü forsalar çekiyor  yüreğimi yüreğine Şeyh Hamdullah çiziyor yüreğimin seyir defterine gül yüreğinde açan gülleri ve ben bir deniz yıldızı nakşediyorum Ferhat
çaldığım demir kalemle yüreğimin kayalıklarına tutunmuş midye kabuklarının üzerine sana yüreğimi hediye ettiğimde gözlerindeki ışımkla parlasınlar diye

Aşk yüreklerin el tutuşmasıdır


Aşk yüreklerin el tutuşmasıdır

Yüreğindeyim

Ne senden çok uzakta

Ne de çok yakındayım

Ne gözlerinin baktı yerdeğim

Ne de  yüreğinin atığı yerde

Ben tam yüreğindeyim

Bugün hüzünbazım

Dün yaramazdım

Yarın serseriyim

Belki  deniz olurum

Belkide rüzgar eserim  saçlarının arasında deli deli

Uzakta değilim

Ve uzaktan gelmedim  biliyorsun

Ben yüreğinde sakladığın hiç büyümeyen çocuğum

Ben  ne evveldeyim

Nede ahirdeyim

Ben senin beni andığın andayım

Ne ateşim etrafı yakacak

Ne külüm rüzgarda savrulacak

Ne de selim herşeyi yıkacak

Sen ne isen yüreğinde

Bende oyum   baktığın heryerde

Ben hep olduğum yerde  olduğum kişiyim

yüreğindeyim

23 Nisan 2012 Pazartesi

Güneşi sensizliğin sabahına kurup yüreğinde uyandım zamanın yetim kaldığı günlerde


Güneşi sensizliğin sabahına kurup yüreğinde uyandım zamanın yetim kaldığı günlerde

Seni " yüreğimde " bulmadan, karanlık gecelerimde  senin gözlerindeki yıldızlarla aydınlatmadan önce hayallerimi ,ben ne isyanlar kustum dilimden .  yüreğimi elleyen  gözlerini yüreğimdeki  tüm yaralara merhem eyledim bakıslarınla . Sevda  dair tüm hayalerimi yarınlarda kuruyorum artık.akıllılar gibi  sevdim  seni ve seviliyorum delicesine  ! sevip seviliyorken sensizliğe hüküm giydim...kavuşmanın gölgelerinde.

seni umut ederken  düşmüştüm sensizliğin  uçurumlarında dipe vurdum. Dalgasını yitirmiş deniz gibi mühür vurdum kalemime. Güneşi sensizliğin sabahına kurup yüreğinde uyandım zamanın yetim kaldığı günlerde.  Gülüşlerinle gelen baharlarıma  kendi ellerimle dikdim tek tek petunyaları. Petunyalar umut demektir sevgili Bir gün sevdamızın çiçekleri açsın istedim  yüreğimde umutdan yana .geceleri asıp  kirpiklerimde yanlızlığımı bileyip yüreğimde  sensizliğe pusular attım . Yüreğimin etrafına güller ektim . gül yüreğindeki  düşlere  acılara hayallere yarınlara ortak için . Kimse benim için ağlamadı sen gibi . Düşsem yüreğine ,uçurumlardan kavuşsam hayaline.

yaralarıma merhem diye sürdüğüm bakışlarını pusla bildim rotasını kaybetiğim sensizliğin sularında seni yaşarken sensizliğin ortasında sen bilidm hayalerinde yüreğimi okşayan saclarını .. Ruhumda hep seni aradım . Kalemini kırdım yüreğimin. Sensizliğe inat tum denizlere inat kırık dökük teknemle yamalı yelkenlerimi acıp geliyorum sana doğru . Hakk’dan hakkım  olan   yüreğini  istiyorum yüreğimin yanına .Evet,  seni bukadar sevip istemek suçsa suçluyum..Cezama razıyıp  ver hükümünü gülyüreklim  yeterki gözlerin celladım olsun...

Hiçbir zaman "seni sevmekden vazgeçmiyecem .gözlerinin boynumu vururken bile   sevdanı yaşadım sensiz .Gitse deartık şu sensizlik bitse .yüreğimde ölse . " gözlerini  " şakağınna dayayıp vursam   yanlızğımı . Ve artık kavuşsam sana ve artık tek bir cümle yazmasam sensizliğe dair

........................

karanlık geceleirn arasında seni seviyorum. Başkasını seninle   unutmak için değil; seni " sen " olduğun için seviyorum. Yaralar içindeki yüreğimi iyileştirmek için sevmedim seni. Seni, yüreğim diye sevdim. Sana bir gün gelmek için ; seni " uzaklarda "yüreğimde yaşamak için sevdim.sen yüreğimin en farklı yanısın .. deniz Duruluğundaki gözlerini..Yalın ve sadeydi bakışlarını.süslü kelimlerle anlatmadığın aşkını , yüreğinin  en sade  halini sevdim seni....ve ölene kadar da. Sevmeye de devam edeceğim. Gözlerinin yamaçlarına uzanıp yarınlarımıza umutla bakıyorum. yaralarımı senin sevdanda sarmak için sevmedim seni. Ben seni " yüreginin sadeliğinde  " sevdim.yarınlarını yarınlarım , yüreğini yüreğim biliyorum.

seni bedenin için sevmedim ben . Ben  deniz feneri gibi gecelerimi aydınladan yüreğini sevdim. Ben senin imkansızlığını sevdim. Ellerinin varlığını bilmeden ellerinin sıcaklığını sevdim  hayalinin Cennete ceviridiği odamın karanlığında sevdim seni  ..denizlerimin    yakamozlarını gözlerindeki ıslak denizlere  serdim. Seni sevmek; bir heves bir tutku  değil.bir öpüşle  tüketilecek  ayak üstü arzu değil sana hissetdiklerim. bedenimi ateşlere verecek   kadar sevdim seni ayazlarda .  bu bi taahut yeminden öte. Ben senin bedenini değil bedenime gülümseyen ruhunu sevdim.   yangınlara  gitmek korkmayacagım günahlarını sevdim. Ben seni " sen olduğun " için sevdim. Kavuşmalarımızı hep erteledim dünlerde . Kavuşsak belkide içimizdeki büyük sevdamız ölecek.. Biz  özlemlerin içinden umudu yaralı cıkarıp imkansızlığın içindeki kavuşmalara sarıldık. Tek nefeslik sevdaların öldüğü sabahlar da ben senin yokluğuna uyandım. Karanlığı giyinmiş gözlerinin güneşinde , kirpiklerinin gölgelerine  uzandım. Ben sana bir gün gitmek için gelmedim. Ben senin imkansızlığına rağmen seni özlemenin güzelliği için  sevdim seni..Ben senin bakışlarında  ölmeyi , ben seni yorgun sabahların çiğ tanesi düşmüş gül yapraklarında seni özlemeyi seni beklemeyi ve gözlerinde gökkuşağını hayal etmeyi sevdim. Gözyaşlarının  yüreğimin çorak topraklarına yağmur diye düşüşündeki toprak koksunu sevdim. Yüreğinde olmanın güzelliğini saçlarının rüzgarlarla dans edişini , hayallerinde bana sımsıkı sarılmanı  ayrılıkla inatlaşmasını sevdim. kısacası; BEN SENİN YÜREĞİNDEKİ YÜREĞİMİ VE GÖZLERİNDEKİ DURULUĞUNU SEVDİM


22 Nisan 2012 Pazar

zemheride hayalini yorgan yapıp örtüyorum üşüyen ruhumun ÜSTÜNE


zemheride  hayalini yorgan yapıp örtüyorum üşüyen ruhumun ÜSTÜNE



Uykusuzluk sürdüm bu akşam yine  gecenin üzerine , sevdanın adıyla bakarım doğsun diye güneşe  
kardelenler gibi sonum olsa da güneş , aydınlık da bakmak istiyorum yüreğine
med cezirli bir gecedeyim  bir varsın bir yok , varlığın kainat ta bedel yokluğun ölümden beter
 gül yüreklim  dönemlim artık yönümüzü mutluluğa aşkımızın üstüne sürdüğümüz  bu kadar acı hüzün yeter …

umudun sonsuz okyanuslarına  küreği kırık bir sandalla açılıp, senli düşlerin bağdaş kurum beklediği aşkın batık gemisini arıyorum . funda edilmiş yüreğim sanki her an daha da  batıyorum . sana ger dalışımda aşkınla vurgun yiyorum . Her sonbahar  düşüyor düşlerim umutlarımdan  yaprak yaprak,  ve her bahar sürgün yiyorum arıdan baldan kırdan karadan uzak düş denizlerinin ufkuna. Herkes aşık olup aşkı yaşarken ben aşkını arıyorum aşk mevsiminde  

Şiirler biriktiriyordum sana okumak için yüreğimin iç cebinde  .. yüreğimi açtım bekliyorum gelmeni sakladığım sevdaya dair  yaşanacak ne varsa yaşamak için senle  ,hep seni bekledim bekleyeceğim de hep seni aradım arayacağımda .haritam yırtık pusulam bozuk rotam kayıp olsa da  bilinmeyen denizlerde bilinmeyen limanlarda gül yüreklim   Sana çıkıyor oysa yüreğimden geçen tüm rotalar .peki neden halen yitiksin düşlerimden ötedesin . ben sana koşarken sen düşlerimde kayboluyorsun .
Hep aynı rotada yol alıyorum bilinmeyen bir okyanus da , lodosa tutulmuş bir kayık gibi yalpalıyor yüreğim iskele , sancak kaybolmuşluğum , derbederliğim  senin son bulur ancak .kader mahkumları  gibi aylılığın kaplarının hiç açılmamak üzere kapanmasını bekliyorum .


.zemheride  hayalini yorgan yapıp örtüyorum üşüyen ruhumun üstüne ve uykuya hasret gözlerim senin düşüne dalıyor senli hülyalarda.

Mecburi istikametti sana uzanıyor ellerim .  muammalı yarınların sevda yüklü yollarına   yüreğinden devşirdiğim bahar çiçeklerini  ekiyorum .içinde sadece senin ve benim olduğum bir dünya kurmak için .ama yüreklerimizde tüm yaraları yamayalım yarına kanayan yaralarla varmayalım . . kınında dursun söylenmemiş  tüm kötü  köreltelim dilimizi akmasın sevdamıza akmasın zehri.
düşler biriktiriyordum uykusuz gecelerimde sana. Özlem yangınlarının  en parlak alevlerinden gecelerine yoluyorum . Yokluğumda seni ısıtması için soğuk kış gecelerinde . , hayallerini  serpiyorum   sana hasret yatağıma biçare dil sürçmelerimle sana şiirler okuyorum . ve ellerimi sema ya kaldırıp seninle ölmek için dua ediyorum

Her sabah yeni SANA DOĞUYOR GÜNEŞ . Her sabah aşkındır yüzümü yıkadığım  . umutlarımdır  okyanusun kokusuna karışan. Yüreğim temiz aşkım saf seni içiyorum   pınardan .
 sabah söylenecek tüm sözleri kaldırıyorum  lügatımdan  sana hoşça kal dememek için . virgüller koyuyorum senli cümlelerimin sonuna seni anlatmayı bitirmemek için . bana gelmeni istiyorum dünlerden öte yarınlardan ziyade .seninle kapamak istiyorum gözlerimi her gece gözlerinde doğan güneşe .
Seni yazdıkça, yüreğimdeki aşkını anlatmaya çalıştıkça daha bir büyüyor aşkın yüreğimde .dünyanın farklı uçlarında olsak da hep senin kokun sinmiş odama  . hayalinin gözlerini asıyorum odamın sen yanına . sana yazdığım tüm şiirleri silip yenilerini yazıyorum . yaşanan tüm ayrılıklara imkansızlıklara   rağmen İnadına seviyorum  seni gül yüreklim


yine sensizliğe uyanıyor doğan güneşim  . kalemim  ölüm sessizliğine bürünüyor , dudaklarım süt liman içimde sensizliğin fırtınası koparken .kulağım çalan müziğe takılıyor feryada gücüm yok feryatsız duy beni  diyor  Orhan baba

 bende diyorum sözlerim tükendi yazmadan oku beni , yazmadan oku beni gül yüreklim   . sensizlik kemirmeye başladı yine yüreğimi durmadan  bir bıçak saplanıyor sanki  sineme  adını  söyledikçe hasretin dilimi parçalıyor sanki  bekleyişlerimiz bitsin artık SONU GELMEDİMİ BU HASRETİN 

gülüşü duydum anda her şey tam oluyor eksik  hiçbir şeyim kalmıyor şu yalan dünyada . Denizlerim kurusa da yağmurlarım yağmasa da ormanlarım çöle dönse de  gülüşün okşarken ruhumun elini    hiçbir şeyi umursamıyorum yüreğimde ..senin yokluğunda kabarıyor denizlerim  artıyor gel gitlerim   öfkem dinmeyen kasırgaya dönüyor üçe ayrılıyorum sanki  ruhum bir yana yüreğim  bir yana bedenim bir kıyıya savruluyor yokluğunun kasırgasında . Hiçbir şey avutmuyor beni , yokluğunda.

gül yüreklim biliyorum ki , yüreklerimiz yüreklerimizde  var oldukça, ruhlarımız kabul olan duaların yanında semada sarmaş dolaş  oldukça   şu yalan dünyanın kahrına  gülümseyerek tutup düşlerimizin elinden , geri dönülmesi  olmayan hayat yolunda asla geriye bakmadan  yürüye bilirsek hayat ırmağının kenarında akıntısına kapılmadan. Ve bir birimizin gözlerinden baka bilirsek dünyaya ayrı olsa da bedenlerimiz yan yana oluruz iki farklı uçta  ve cenneti yaşarız gönüllerimizde şu fani dünyada seni seviyorum gül yüreklim

21 Nisan 2012 Cumartesi

bent ör kirpiklerinin kenarına

bent ör kirpiklerinin kenarına





Söylesene ey hüzünleri içinde saklı gülüşlerim ,
Hangi denizin
Unutulan kayıp kıyısıyım  ben.
Hangi kayalıklarda battı cümlelerim ?
gözlerinin buğusunu kirpiklerinde saklayan denizlerim

Söylesene..

ben şiirlerimde özlemimi  öldürmeye yeltendikçe
Daha kaç kalemi darağacına çekeğim .
ayrılık ruhuma  gece gibi çöktükçe
Hangi sözcükler yardımcı olurda
Temize çekerim yüreğimdeki adını

Bu kaçıncı  gece sensiz ,
Bu kaçıncı fırtına rüzgarsız ,
martı çığlılarındaki hüzzam notadır nefesin

Hangi uykuya denk gelir  ki düşlerim


Nasıl bir uykudur bu gecemdeki



Tek  bir düşüne denk gelmez uyanışlarım a



Gecemi kapatan güneşin perdelerini yırtmaya niyetleniyorum

Bir deniz düşüyor yüreğime

gözlerinin buğusunu kirpiklerinde saklı olan

.

Cümlelerim seni anlatıyor dalga sesleri arasında

Ben kalemimi kırmak isterken

Gözlerin düşüyor denizlerime

.

 sorguya çekiliyorum yüreğimi  ayrılıktan yana



yanıtı ne olursa olsun



kalemim yetmiyor artık seni anlatan sözcükleri yazmaya



martılara ağır geliyor artık verdiğim mektuplar





bir şişeye koyup sana dair tüm kelimelerimi bırakıyorum denizin kucağına akıbetini bilmeden




deli gibi yüreklerimiz biri biri için çarpsa da



  aylıklar dahil edildi sevdamıza





bent ör kirpiklerinin kenarına

ulaşmasın gözyaşın aşkın kıyısına



bu aylıklar özlemdir sevgili

özlemek sevmektir

 

Soğuk bu gecesinin sabahında

 Sen olmasan da yanımda

Ben seni bekleyeceğim gözlerimde bin umutla

Yarında

20 Nisan 2012 Cuma

Denziler mavi olmaktan vazgeçer mi ? sevgili




Denziler mavi olmaktan vazgeçer mi ? sevgili

Ben seni özlemekten vazgeçeyim



Bin yıldır özlüyorum bir kere seni, başladın mı özlemeye  sonu gelmez.

üst üste yığılır özlemler bir dağ olur  kapatır aşka akan yollarını ayağına . bir sis olur çöker gözlerine.puslayı bozuk bir gemi döner durursun  bilmediğin  denizlerde.


oturum denizin kucağına özlemini demlersin , deniz kızları dinlerken  aşkın  sesini

ve utanırsın kendi özleminden mahrem yeri acıkta kalmış bir kız çocuğu utangaçlığında.

Yüreğin yanarken kor közleri tutmuş gibi sen yüreğinde yankılanan sesi dinlersin

Ayrılıklar dolar cam kırıkları gibi içine

Sevdiğinin son bakışları saplanırken kavuşmaların sırtına.



Cam gibi keskin soruyu dillendirene değil, sakınamadığın, saklamadığın için kendinden, yine kendine kızarsın...

aşkın sonzluğunu yaşamak isterken

Düşlerin darağacıan çekilir  özlemin ölümü üşüten rüzgarı değerken tenine

Özlemin soğuk çölerinden geçipte vardığında sevgilinin kapısına

Tüm yarınları koparmak istersin takcvim yapraklarından

O anı sonsuzlukta yaşayıp mutluluğu içmek için sevdiğinin dudakalarından

Siyah beyaz bir aşk filmi seyredersin sevdiğinin gözlerinde sevdiğinin gözleri,



Denziler mavi olmaktan vazgeçer mi ? sevgili

Ben seni özlemekten vazgeçeyim




"bugün özlemlerin düşmedimi gözlerinden 

duların semaya  yükselirken

Yüreğinde aşkını büyütürken

Duvarında gezinen karıncaların ayak sesleri eşliğinde söyle

Aşkın ilahisini

Saçlarında sakladığın yıldızları serp düşlerine


gözlerinden taşıyacağın sularla yeşert  kurak gönülleri

ve

yüreğindeki fenerleri yak

yol göster sisli denizlerde aşkı arayan yüreklere


19 Nisan 2012 Perşembe

At yüreğinin çapasını yüreğime Demirle yüreğimi yüreğinin atığı yere

At yüreğinin çapasını yüreğime  Demirle  yüreğimi yüreğinin atığı yere

Ellerimde ölümün tazeliği var ..aşkı ikram ederken  misafir  yüreğine ,yüreğimde ve aşkın üzerine bir şiir daha yazıyorum.ölüm ellerime dokunduğunda aşkın ölümsüzlüğünü tatması için

İki duaının arasında asılı kalsın  yüreğim , bırak döküleyip ayak uclarına imamesi kopmuş tesbih gibi dağılsın bedenim aşkın olmadığı  çoğrafyalara..katranlara bulanmış bir gecenin gündoğumunda , yanan denizlerimden  geçip geleyip kapına  kağutdan bir yelkenli ile ve sen bağdaş kur yüreğimdeki sensizliğin ortasına  gül yüreklim.

Özlemin kıçıklarken boğazımı , dudaklarından öp yanlızlığımın kekeme çocuğunu, ayırlık kelepcesini vurmadan yüreklerimize.denizlerimi gözyaşlarındaki tuza bas ,artık akmasın gözlerinden özlem ummanları, bakışlarınla yar yüreğimdeki kızıl denizleri ,sislerin içinde yönümü çevireyip kıpleye ve secde edeyim aşkın narına yüreğimin alını vurarak .

" funda bismillah " diyip

At yüreğinin çapasını yüreğime

Demirle  yüreğimi yüreğinin atığı yere

Aşkına tutsak yüreğimi azat et 

Yüreğinin okyanuslarına  bırak

Oltaya takılmış küçük balığı tekrar suya bırakır  gibi

Yüreğinin maviliklerine göm beni gül yüreklimm

Özleminin esaretinden kurtulayıp

Martı kanatlarında  beyaz güversinler  salayıp

 Yüreğindeki bordo okyanusların semasına





18 Nisan 2012 Çarşamba

Sesini Ört Üzerime Yoksa Üşür Cümlelerim

Sesini Ört Üzerime Yoksa Üşür Cümlelerim

Hüzünbaz sitemler çöktü yine  yüreğimin kuytularına
Her yer sis
hasretin  kör bir kuyu yusufun atıldığı .
dipdeyim sabrım götürür mü beni gönlünün sultanlığına
tut ellerimden çek ben yüreğine
gözlerini ört kuyularıma . üşür yaralarım
ağla efsunkar bakışlı denizlerim

Ağlada  gözyaşlarını yaralarıma basayım .
gönder bana yüreğini

Gönderki yüreğini ,üşüyen yüreğimi yüreğinle sarayım.
meydan savasında kan kaybediyor
mürekkebim
denizlerim yaslı ağlamaklı
bir çığın altında kalırcasına üşüyorum.
 özleminin arifesinde

Gül yaprakları yola gül yüreğinden  İçimdeki zemheriye .ve gecelerimi ört  uykularınla.
düşlerinde düşlerimi düşlemeye devam et

Ey düşsüzlüğümün soguk yüzü
kanat bir martının kanatında hasretini
bulutlar ağlasın yaslı denizlerime
ve ben sana kulaç atacağım yazlığımın,

Sensiz yaslı denizlerinde yorgun düşene kadar düşlerine .
sesinin yokluğunda adının anlamına sığındım.
Her umdumu yüreğine sakladım.
Her düş bir umut
Sen bana yelken açtıkça  ben hasretini kokuluyor olacagım rüzgarlarda.
 uzat yüreğini aşalım hırcın denizleri .
ben umutlarımı astıkca seren direğine
sen gelmeye devam edeceksin düşlerinde ,
kalemin seni yazdıkça satır aralarına zamanın  ,
sen cümlelerinde yaşamaya devam edeceksin ,
ve yakacaksın sana çıkmayan denizleri
gül yüreklim
özlemin yüreğimde kaç kavuşma eder ?
Yokluğun kaç ölümü bırakır başucuma ?
nefesinin  sıcaklığına yüreğimin buz tarafını yatırdım
bu yürek senin nefesinde yanmak dan vaz geçer mi?


16 Nisan 2012 Pazartesi

Gece boyunca hayallerine yenik düştü gözlerim .

Gece boyunca hayallerine yenik düştü gözlerim .
sensizliğin soğuk elleri değdi yüreğime
hasretin sızıdı gözkapaklarmından içeri.
düşlerimden öte gidcek yer kalmadı .
acık denizlerde karaya oturdu gemim
ama yılmadım kürek çektim .
sensizliğin sularına …

şiirlerim sana giden yollarıın kapılarını açar,
ve bir masal yazarım ..
kaf dağının ötesinden
uzatırım ellerimi saçlarına düşlerinin içinden ..
özlemine aşılmak zor korkarım ölümüm olacak birgün ..
bir ezanında duyacaksın selamı ..
damla damla düştüm gözlerinden ..
yinede akmadım yüreğinden
ecelim olsada özlemin ..
vazgeçmedim seni özlemekden …

bakışların kanatır kabuk baglamış yaralarımı ..
kalemin lal halidir sana yazan mektuplarımı ..
siyah gecelerde düşledim seni
dalgalara yazdım sevdanı özleminin yüreğime çöktüğü saatlerde..
Ama bıkmadım usanmadım seni sana yazmak dan ..
ortak bir paydada buluştuk yüreğimize biçilen ayrılıkdan ..
vazgeçmedik birimizi sevmekden özlemekden ..
ve vazgeçmeyeceğiz
Çünkü biz ayrı benden de tek yürekğiz..

..
Aşk’a kanat açtı yaralı yüreklerimiz..
Aynı gökyüzünde olmasada kanatlarımız
Aynı rüzgarların saçlarına işiltirdik sevda kelimelerimizi..
yanlızlığın soğunda yüreğim
özlemi özledim ölümlerin uğramadığı kentlerde ..
Düştük uçurmlardan kırıldık dağıldık
Ama yenilmedik ayrılığa

Vazgeçmedik.. çünkü ayrı bedende ..
Biz bir’dik..
İki çiğerde solunan ten nefestik..

Gözlerim di yüreğine bakan
özlemindi yüreğime yağan ..
belki bu yüzündendir sabahlarıma koyu siyah bir sevdanın doğması ..
Hatırla sevdam
kuyruksuz uçurtmlarla sana yoladığım aşk mektuplarını
söyle okuyup hasretini ağladın mı
vakit susma vakidir
sus ey yüreğim
bilirm zordur yarı özlemek ..
yar dan ayrı düşmek
lakin vakit dar ömür kısa
sus ey yüreğim …

zordur seni düşlerden ayırmak
ayraçların tükendiği bu gecede..
gecenin siyahından ayırmak gözlerini ..
kaçıncı özlem bu yüreğime dolan
kaç ölüm gözlerinden ömrüme akan
ruhum kayıp saçlarının arasında ..
sensizliğe rehin yüreğim parmaklarında ….
Ve susuyorum sana yazdığım cümlelerde ..

sensizliği kanat düşlerimde ..
yaralarıma tuz bas kanat
bitmesin senli kanamalarım
sensizliği cıkarıp yüreğimden sana soyunayım

yüreğime sığdırmayı başardığım yüreğimin sahibi
bakma öğle hüzünkar bilyelerini kaybetmiş cocuk gibi
bırak umutlarını rüzgarla dolan yelkenlerimin içine
beraber gidelim özlemin uğramadığı ülkeye..

yanzlığın karanlığına inat
Gözlerindeki mumları yakmaya devam et ..
yüreğimi aydınltasın
Kabul olmuş bir dua gibi sev beni ..
bir gün bu ayrı iki benden birleşecek
buzuların gölsesinde eriyecek

14 Nisan 2012 Cumartesi

Ağa sarmalanmış sanki yüreğim

Ağa sarmalanmış sanki yüreğim
Seni özledikçe dahada dolanıyorum aşkına
Güverteye çekilmiş balık milsali
can pazarında çırpınışta hasretin
yavas yavas ölüyorum özlemini solurken
sesinde suru bekliyorum
dokunuşlarında haşr olayım diyee
hadi kopar yüreğimdeki ağları
ve bırak beni yüreğindeki mavi denizlere
elini yüreğine koy zindan gecelerde
aşka dokunur gibi dokun
yüreğinin denizlerine bıraktığın yüreğime
hisset beni yüzünde oluşan tebessümde
aldığın nefeste içine benim sıcaklığım yayılsın
gözlerinde oluşan yakamozları iliştir odanın bi köşesine
mutluluğu gör
kırkı çıkmamış bir bebeğin gülümsemesi kadar saf
ve bensiz olmanın hicranını at ben düşlerken
yüreğinden
Gözyaşlarına meze et ayrılığı
Gecenin son durağında beklerken beni
Bir Damla Gözyaşının...

düşünü kaybetmesin yüreğin

Nisan yağmuru sularken soğuk karanlık geceyi
Sen yüreğinin en sıcak yerinde sakla umutlarını
Kavuşmalarımız azalırken
Yüreğinde sakladığın umutlarun artsın
Çıkmaz sokağa benzeyene gecenin
İçinde dolaşmayı bırak avare avare
Sol yanıma yasla yorgun yüreğini