teşhir et tüm
duygularını gözlerim bakarken gözlerine
hani bazı yaralar
vardır cocukluktan kalma
kırıklar bazen o yaraların izleri kaşınır kırık olan yer sebebsiz ince ince sızlar
ve
sen o an o anıları yeniden yaşarsın yaranı tatlı tatlı kaşırken inceden sızlayan yerini ovalarken
sende
varmı bu yaralar kırıklar ama bende
çoktur bilirsin sevgili cocukluğumdan genliğimden kalma
ve
sen kalemim kelimelerin kaşındırğı
uyakların
danst ettiği şiirimsin
her
daim yüreğime seni gördüğüm anı
hatırlatan
zaman
her aşığın aleyhine geçip gitsede ömür değimiz gardan
ben
ne zaman elime kalemi alsam duryor zaman
sevdanın
olduğu peronda
yorgun ömrümün yorgunluğunu dinledirirken göğüsünde
düşlerine
yabancı olan tüm hayalleri yükle benim
omuzlarıma
ve
teşhir tüm duygularını gözlerim bakarken
gözlerine
yanlızlığımın
kalabalığını yoldaş ediyorum
senin
olmadığın zamanlarda
yüreğimin
tenhalına
günah
heybendeki bana ait günahları
as
benim boynuma
ben
günahlarına kefilim
yüreğim
soyunmuşken yüreğinin rekatcılığına
denizler akarken yıldızlardan karanlığıma
denizler akarken yıldızlardan karanlığıma
tüm
duygalarım ayaklanıyıp akıyor damarımdan yüreğime
orhan
baba
‘’öğünmeyin
bölük bölük sıradağlar sizden büyük aşılmayan gönül dağı var ‘
Diyorya
Ben
senin aşılmayan gönül dağının zirvesine
Gönül
sarayımı getiridim Mumtazi
Mahal’i ( sah cihanın eşi adına taç
mahali yaptırdığı eşi)
bile
kıskandıracak güzellikte duvarılarında
sana yazdığım şiirlerin işlenmiş olduğu
sen sevgili suskunluğunda tarif et bana aşkını
ve yüreğinin
suslunğunda sakla beni yüreğimi
gül yüreklim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder