hürriyet

22 Mayıs 2012 Salı

teşhir et tüm duygularını gözlerim bakarken gözlerine


teşhir  et tüm duygularını gözlerim bakarken gözlerine



hani  bazı yaralar   vardır   cocukluktan kalma

kırıklar  bazen o yaraların izleri kaşınır  kırık olan yer sebebsiz ince ince sızlar

ve sen o an  o anıları yeniden yaşarsın  yaranı tatlı tatlı kaşırken  inceden sızlayan  yerini ovalarken

sende varmı bu yaralar kırıklar  ama bende çoktur bilirsin sevgili cocukluğumdan genliğimden kalma

ve sen kalemim  kelimelerin kaşındırğı

uyakların danst ettiği şiirimsin

her daim yüreğime  seni gördüğüm anı hatırlatan

zaman her aşığın aleyhine geçip gitsede ömür değimiz gardan

ben ne zaman elime kalemi alsam  duryor  zaman

sevdanın olduğu peronda

yorgun  ömrümün yorgunluğunu  dinledirirken   göğüsünde

düşlerine yabancı olan tüm hayalleri  yükle benim omuzlarıma

ve teşhir  tüm duygularını gözlerim bakarken gözlerine

yanlızlığımın kalabalığını  yoldaş ediyorum

senin olmadığın zamanlarda

yüreğimin tenhalına

günah heybendeki  bana ait günahları

as benim boynuma

ben günahlarına kefilim

yüreğim soyunmuşken yüreğinin rekatcılığına

denizler akarken  yıldızlardan  karanlığıma

tüm duygalarım ayaklanıyıp akıyor damarımdan yüreğime 

orhan baba

‘’öğünmeyin bölük bölük sıradağlar sizden büyük aşılmayan gönül dağı var ‘

Diyorya

Ben senin aşılmayan  gönül dağının zirvesine

Gönül sarayımı getiridim  Mumtazi Mahal’i ( sah cihanın  eşi adına taç mahali yaptırdığı eşi)

 bile kıskandıracak güzellikte duvarılarında   sana yazdığım şiirlerin işlenmiş olduğu

 sen sevgili suskunluğunda tarif et bana  aşkını

ve yüreğinin suslunğunda  sakla beni yüreğimi

 gül yüreklim


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder