hürriyet

5 Haziran 2012 Salı

Aşk içinizde saklıdır


Aşk içinizde saklıdır
ama sen  hep dışarlarda ararsın, aşkın içinde  yaşadığı yüreğini yanlızlığa mahkum ederek

Yüreğinde  hep  askın peşinden  gider kendi  amarlarına  doğru  ...
yüreğin amarlarına sürüklendikçe  aşk tarafından sende  bi o okadar uzakta  ararsın aşkı
Terk edildiğin yerde öylece kala kalırsın...
Bir  daha güneş güne merhaba demeden uyanırsın kan ter içinde

Bedenin yaşlanış ömrün tükenmiştir
içine çektiğin nefes  çiğerleri parçalar

Gözlerin uzaklara dalar  ve hayiflanırsın aşksız geçen ömür için

MEVLANA diyorya “aşksız geçen ömrü ömürden sayma

Sende ömrünü ömürden saymazsın

Belkide lanet edersin  aşkıs bir ömürde gözlerini açtın için ve dualarında ölmeyi istersin

aşk içinizde saklıdır

Denize bakıpta onu sonsuz mavi bir su sanmaya benzer bu

Oysa ki hayat  ve gökkuşağının renkleri  görülen mavi rengin  1 metre altında  sakldır ...
saatler geçmesin zaman dursun mu istiyorsun
ozaman içinde saklı olan aşkı keşfet

Ne duruyorsun ...

Ansızın sebepsiz birden giden sevgilileri aşk sanıpta aşka lanet okuma

Ben gideni unuturum yeteri aşk olmasın deme

Aşk senın yaratıldan beri saklı içinde

Hep içinde alan bişeyi nasıl ararsın giden de

Sen gideni unutayım derken

Bir başkası gelir 

Ve giden  aşk onun elinden tutmuş kapını çalmış zandersin

Ne zaman dışarı değilde  kendi içine bakıp gerçek aşkı göreceksin

...
aşk içinizde saklıdır

Aşkın içinde yaşadığı  yürekten kervan kervan göçler yaşarken

Nefsin   bedenlerin çöllerine

 sen  yüreğindeki vahaları  nasıl göreceksin ki ? görme
günahına yeni günahlar eklerken 

Tek suçlu nefsin iken tüm suçu feleğe yüklerken

Yüreğin saklaığı aşk için yanarken

Diline  doladığın aşkı  yutkun

Aşkın yüceliğinden  bir daha söz etme


aşk içinde saklıdır 
ne yeri değişir nede yurdu ...
ne rengi değişir  nede sesi

senin vehimlere alışkın gözlerin göremez

sahte kahkahalara  alışmış kulakların duyamaz

sen aşkı kahkahaların döküldüğü dudaklardan içmeye çalırsın

içip kanmaya

yüreğinde  aşk volkan olup  kaynarken ...
sen kör bir dilenci gibi  sağından solundan geçenlerden meded  istersin

elini göğe kaldırıp HAKK’tan istemek varken

senin  yere göğe sığdıramayıp  avuç içi kadar yüreğine  sığdırdığın aşkın oldumu




aşk içinizde saklıdır
ölüm seni bulmadan

sen  yüreğindeki aklı aşkı bulmayı dene
ömrün ağustos sıcağındaki bir buz kalıbı gibi erirken

yüeğine  bir kez dön  aşkın çekime bırak kendini

aşk seni içine çekip yaktıkça

aşkın alev  ile  kanatlan

yüreğini yer yüzünde bırak arkana dönüp bakmadan 

 cennetin semalarına havalan

aşk ateş iken ateşte yanmaktır

aaşk  deniz iken sussayıp  bir katre tatlı su ile kanmaktır

BAŞKA YERDE ARAMA AŞK İÇİNDE SAKLIDIR


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder