hürriyet

26 Haziran 2012 Salı

Esarlı bir denizin kokusunu çekiyorum içime


Esarlı bir denizin kokusunu çekiyorum içime

Ne yazsam byehude ,
Gecenin kör karanlığında  satırlara 
başı boş sözcükler arasında dolaşıyor
,
avare avare  kalemim
,
efsunlu bir hayal geziniyor gözlerimde
Esarlı bir denizin kokusunu çekiyorum içime

 yüreğimdeki yangına,
 içimdeki aleve ,
denizler gibi kabaran gözlerime ,
lal düşen dilime
Bir kerecik gül, gül  yüreğinle




Annesinden ayrılmış Yavru bir ceylan gibi

muhtacım sana

Rügarda Süzülen bir martı gibi ufukta

Nefesine muthacım süzülmek için çiğerlerine


sensizlikte seni arıyorum yorgun

hep hayalin tasavvru edeyor gözlerimde



Hasretimi  yazamıyorum  satırlara

Bazı  hisler yazılıyor söylenmiyor

yada ben beceremiyorum yazmayı söylemeyi

sen gözlerime bakarken anlasan diyorum

yaşadığımı seni düşlerken anlıyorum

dokunamasamda  sana

yüreğimde dokunuyorum ruhuna

özlemin sürekli püsküren lavlar gibi

yakıyor bedenimi

ortalık toz duman
herşeye çare olan zaman

yokluğuan neden çare olamıyor

neden zaman yokluğunda eriyor

ağustos sıcağında kalan buz gibi



sana olan aşkım zirveleri aşıyor

özlemin beni aşkına bağlıyor

Korkutmuyor beni  sensizlik
aksine güç veriyor cesaretlendiriyor
kısacası seni  özlemek düşlemek

Senin hayalini kurmak


senli İsteklerim , tutkularım ,
Herşeyinle sen beni yaşama bağlıyorsun

Gül yüreklim

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder