Kalbimi yolluyorum yine
kapı eşiğine
Kabul
eyleyip al içeriye
Sakın
geri çevirme kapılarını kapatma , yıkılır
ayrılığa ördüğüm tüm bentlerim
.lal olur dilim bağlanır yüreğim kirpiklerine akar gözyaşlarınla ayak
uçlarına sancılanır yaralarını bakışlarınla sardığım yüreğimin yardan ayrı yaraları. Ve
kapanır umudun kepenkleri gözlerimde deniler içerim sana susuzluğumun
pınarbaşlarında .bulutlar acır halime boşalır üzerime sağnak sağnak ve damla
damla susuzluğunu giyinirim . dımışkı
kılıçı olup bir darbede böl
yüreğimi boydan boya ikiye ama kanımı
akıtma senin yetiştirğim güller kanımla sulanmasın kan kokusu iğrençtir bilirm
yüreğin tatmasın o kokuyu solar gül yüreğinin gülleri .bakışlarına alışmış
gözlerimde rehin kaldı bulutlar ağlamasın
gözlerinden ozaman firar eder
gözlerimde rehin bulutlarım
Özlemine
gebe gündoğumlarında büyüttüm ben aşkını ve bir denizin günbatımında
sakladım seni korsan bakışlardan
yüreğimin deniz dibi mağaralarına .gece düşümüş yorgun bir sabahın gündüze
dönme çapalarında buldum seni düş içime Yusuf gibi kal içimde Yunus gibi
Sal
kendini yüreğimin dipsiz kuyularına
ipsiz .bir daha çıkmamak için .bırak sen düştükçe üstüne kapansın yüreğim karın
altında saçaklara sığınmış serçelerin üzereine doğan güneş gibi.ayrılığın
sıcaklığında kaynar özlemim kalemimden akar sözlerim ve her satırda diline
düşerim haps olurum nefesine .
Tutklu
iken nefesinde Susarım gül yüreklim
oysaki susmak istemem cümlelerim
deverikde olsa kurmak isterim sana
ait yüreğimdeki sözcükleri hizaya sokamam yüreğimin yörüngesinde dönüp duran senin yüreğinin çekip etkisinde.hani diyorsan
bazen konuş ey sevgili neden susuyorsun diye , işte ozaman lal düşer dilime , kurur mürekkebim kalemimde bir okyanus koyarım
kuruyan mürekkebinin yerine de yazma yinede kalemim sadece sana SU(S)AR
Ben
sustukça sen susma sevgili sen su(s)arsan
yüreğimdeki tüm çiçekerl solar
çatlar yüreğimin verimli
toprakları çoraklarşır , kapanır gözlerimin kepenleri , kara oturur gemilerim açık denizlerde seyir
ederken ,denizlerim hasret kalır sahillere
zaman akmaz ve kalırm
susuzluğunun pınarbaşında mulkaktaki damların arasında sıkılmış
İçimde
sensizliğin korkusu �
yüreğimde özlemin kokusu
yüreğimde özlemin kokusu
Ağlar
Yakup misali
Yüzüne
hasret ama gözlerim
Gözlerinden
akar özlemim
Sağnak
sağnak
Bilirim
bulmazsın özlemden saklanacak
Bir
sığınınak
Bekler
karanlık bir köşede
Ayrılık eli tetikte
Özlemine
tutunmuş ayrılık
Özledikçe
ayrı kalıyorum
Ayrı
kaldıkça daha çok özlüyorum
Aşkının tam orasına koy
Ayrılık
denen ayraçı
özlemin
namlusunu daya
Bensizliğin
alnına
Ve çek
tetiğini uykuya hasret gözlerime bakarak
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder