sana ait olan cümlelerim hiç bitmesin ve sen benim  ıslak denizlerim olmaya devam et

yavru ceylan gibi ürkek,  bir deniz gibi çıplak … tüm umutların tükendiği yerde yeniden umutlanmak gibi , yada zemhirinin ortasında yeniden filzilenen bir papatya gibi Öylesine yakınsın ve öylesine uzaksın  ki bana
nerden baslasam nasıl anlatsam , sana seni , senin cümlerinle seslenerek yazsam . Hangi kelimeleri en fazla kullanırsın gül yüreklim ,hangi kelimeleri seversin . yüreğine ait kelimerin varmı , yüreğine kendi kelimeriyle seslenmemi istediğin. Tüm bunları düşürken  kar altında kalmış bir serçe gibi üşürüm sığınacak bir sacak bulmak için çabalarım sahi yüreğinde sığınacağım bir kuytu varmı ?

söylemem gereken o kadar cok aşk  dair sözcük varki  sana .. Belki de tek bu sebeple, sana yazmak  bu kadar zor geliyor bazen sana uygun cümleleri kurmak o sözcüklerin içinden
sevdan bir okyanus bense bir nehir damla damla sana akıyorum kalemimin ucundan .


 sana ait olan cümlelerim hiç bitmesin ve sen benim  ıslak denizlerim olmaya devam et … yokluğunu varlığınla değiştireceğim bir gün yüreğim attığı sürece gül yüreklim sana kavuşamanın zamanını arayacağım gavurun birinin dediği gibi …

“ Aslından uzak kalan kişi, gene buluşma zamanını arar.” M.C.R

Bende senin arayacağım

“deniz gibi engin ve derin …
takvimden  sararıp düşen yaprakların  yeniden yeşermesi gibi …
üşüyen nefesine  düşlerinden uzanıp  titrek öpcükler kondurmak  gibi

Bana öle yakın ve öle uzaksın ki  gül yüreklim  …