hürriyet

26 Ekim 2012 Cuma

aşk sözcüklerini dizdim sıraya rus rületi oynuyorum


uzaktan bakıyor denizlere dalgın gözlerim

Öksüz özlemlerim 

Sonu mutlulukla biten tüm masallarım yağmalanmış

Şiirler saklıyorum ayrılığın kanatdığı  yüreğimin zulasına

Üşüyor ellerim  kalemim düşüyor  ağır yaralı   satır  sonlarına

Tamamlanmamış seyrler biriktiryorum yüreğimin denizlerinde

rotalar  çizerken  gözlerimden gözlerine

Çürümüş bir  kızaga çekilmiş  bir tekne gibi  bedenim yorgun 

Gel  ellerinle  onar    çürüyen yanlarımı

Midye olmak istiyorum   bazen  

Nasılki yapışır kayalara teknelerin gövdesine 

Bende öyle  yapışmak istiyorum sol yanna hiç ayrılmamak için   yüreğinden

Yılın bu zamanından mıdır   hüzne kapılışım

Yaprakalrın yava yavas   sarıya dönmesinden midir

Dağ bası yanlızlığıma kar  yağmasından mıdr

Hani akan su buz tutmazdı 

Bordo denizlerime    akan tüm nehrlerim buz tutu


bu güz yağmurlarının ne sorunu var benle

neden  yağmaz  benim gözlerime
uykusuz gözlerimden gözlerine sürdüğüm 
yorgun düşlerimi kirletme   uykunun umarısızlığı ile

gözyaşlarında akla yada bir zarfa koy ve geri yolla  gözlerime

ayrılığın yakası olsada yapışsam yakasına 

ayrlıktan ayrılmayınca   belki  sevgiliden de ayrı kalınmaz

cenneti görürken cehennemde  olmak nasıl bişey 

sence bu mu   sevgili   seni görüp dokunamak

sevip kavuşamamak mı

aşk sözcüklerini dizdim sıraya rus rületi oynuyorum

hangisine denk   gelirse siliyorum 

aşk lügatımdan yenilerine  yer acılsın diye

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder