hürriyet

19 Nisan 2012 Perşembe

At yüreğinin çapasını yüreğime Demirle yüreğimi yüreğinin atığı yere

At yüreğinin çapasını yüreğime  Demirle  yüreğimi yüreğinin atığı yere

Ellerimde ölümün tazeliği var ..aşkı ikram ederken  misafir  yüreğine ,yüreğimde ve aşkın üzerine bir şiir daha yazıyorum.ölüm ellerime dokunduğunda aşkın ölümsüzlüğünü tatması için

İki duaının arasında asılı kalsın  yüreğim , bırak döküleyip ayak uclarına imamesi kopmuş tesbih gibi dağılsın bedenim aşkın olmadığı  çoğrafyalara..katranlara bulanmış bir gecenin gündoğumunda , yanan denizlerimden  geçip geleyip kapına  kağutdan bir yelkenli ile ve sen bağdaş kur yüreğimdeki sensizliğin ortasına  gül yüreklim.

Özlemin kıçıklarken boğazımı , dudaklarından öp yanlızlığımın kekeme çocuğunu, ayırlık kelepcesini vurmadan yüreklerimize.denizlerimi gözyaşlarındaki tuza bas ,artık akmasın gözlerinden özlem ummanları, bakışlarınla yar yüreğimdeki kızıl denizleri ,sislerin içinde yönümü çevireyip kıpleye ve secde edeyim aşkın narına yüreğimin alını vurarak .

" funda bismillah " diyip

At yüreğinin çapasını yüreğime

Demirle  yüreğimi yüreğinin atığı yere

Aşkına tutsak yüreğimi azat et 

Yüreğinin okyanuslarına  bırak

Oltaya takılmış küçük balığı tekrar suya bırakır  gibi

Yüreğinin maviliklerine göm beni gül yüreklimm

Özleminin esaretinden kurtulayıp

Martı kanatlarında  beyaz güversinler  salayıp

 Yüreğindeki bordo okyanusların semasına





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder